10 Eylül – 3 Ekim 2014, Nişantaşı
Sergi 11 Ekim 2014 tarihine kadar uzatılmıştır.
“…Karşımızdaki resimlerde kadın – yalnızca bedeni ile değil, tüm varlığıyla – bir tür tapınağa dönüşmüş. Canlı taşlarla inşa edilmiş bir tapınak. Ressamın dokunmaktan hiç bıkmadığı taşlarla.
Haz, ressamın tuvallerinde ve fotoğraflarında alabildiğine konuşkan. Kadın, bu konuşkanlık aracılığıyla doğada hak ettiği saygınlığa kavuşuyor. Bu saygınlığın eşiğinden sonra o, artık resmin ne öznesi ne de nesnesi.Doğrudan sahibi.Bütün resimler boyunca bedenin kırmızı dilinin rehberliğinde erkeği keşfe çıkıyor…”
Boya, desen, tuval, fotoğraf ve farklı malzemelerle kurgulanan beden dili; duyularımız aracılığıyla hazzın titreşimini yansıtıyor.. Uzayıp süzülen kesitlerle ama bir-bütünlüğe ulaşarak. Zincirin tutsaklığıyla sarmalanan kırmızı; figür paketlemeleri içerisinde, hazzın sıcak temasıyla karşımıza çıkıyor; kadın ve birleşeni ile…
Sanatçının eserlerini Mine Sanat Galerisi Nişantaşı’nda 10 Eylül 2014 tarihinden itibaren izleyebilirsiniz.
Açılış Kokteyli: 10 Eylül 2014 Çarşamba, 17.30-20.30